Tuba Büyüküstün ve Engin Akyürek ikiz kızlarına Alin ve Lina adını veriyor.

 

.

.

.

Tuba Büyüküstün ve Engin Akyürek, Kızlarına Verdikleri İsimle Sosyal Medyayı Salladı: “Alin Su”

Türkiye’nin en sevilen ve hayranlıkla takip edilen oyuncu çiftlerinden Tuba Büyüküstün ve Engin Akyürek, hayranlarını hem şaşırtan hem de duygulandıran bir haberle gündeme oturdu. Sessiz sedasız geçen hamilelik sürecinin ardından dünyaya gelen kızlarına verdikleri isimle, sosyal medyada adeta bir fırtına estirdiler: Alin Su.

Sessizliğin Ardından Gelen Duygusal Açıklama

Çiftin uzun süredir özel hayatlarını kamuoyundan uzak tutma çabaları biliniyor. Ancak bu kez, doğumun hemen ardından Tuba Büyüküstün’ün resmi sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım herkesi duygulandırdı. Paylaşımda yalnızca küçük bir bebek ayağı fotoğrafı ve şu kısa ama anlamlı not yer aldı:

“Huzuru ve saflığı yansıtan bir isim aradık. Doğayı ve kızımıza olan sevgimizi yansıtsın istedik. Ve o gece, Engin çay içerken bir isim söyledi. O an biliyordum: Bu, onun adı olmalıydı. Alin Su.”

TUBA Büyüküstün and Engin Akyürek called their twin daughters Alin and Lina.  - YouTube

Sosyal Medyada Duygusal Patlama

Instagram, Twitter ve TikTok’ta paylaşımın ardından dakikalar içinde yüz binlerce etkileşim geldi. Hayranlar ismi zarif, şiirsel ve özel olarak nitelendirdi. Bir Instagram kullanıcısı, “Bu isim tıpkı Tuba ve Engin gibi: zarif, sade ve anlamlı” yorumunda bulunurken, bir diğeri, “Alin Su… bir şiir gibi. Bu bebek, ebeveynleri kadar özel olacak” dedi.

Kısa süre sonra Engin Akyürek de yerel bir dergiye verdiği röportajda isme dair düşüncelerini şu şekilde paylaştı:

“Bu isim bizim için yeni bir dönemi, taze bir başlangıcı simgeliyor. ‘Su’, yaşamı; ‘Alin’ ise gökyüzümüzdeki yıldızı ifade ediyor. Anlamı sadece kulağa değil, kalbimize de hitap ediyor.”

Eleştiriler de Geldi Ama…

Her ne kadar çoğunluk ismi beğenmiş olsa da, bazı sosyal medya kullanıcıları neden daha geleneksel bir isim tercih edilmediğini sorguladı. Kimileri ise ismin kökeninin yabancı olup olmadığını merak etti. Tuba ise bu eleştirilere zarif ama net bir yanıt verdi:

“Alin Su, bizim olduğu kadar bu toprakların da bir parçası. Önemli olan gelenek değil, bu ismi seçerken içimize dolan sevgidir.”

Yeni Bir Baba Modeli: Engin Akyürek

Özellikle Engin’in babalığa olan yaklaşımı, hayranlar ve uzmanlar tarafından büyük bir takdirle karşılandı. Yakın çevresinden gelen bilgilere göre, Engin yoğun projelerini erteleyerek ilk aylarda tamamen ailesine odaklandı. Bir iş arkadaşı onu şöyle anlattı:

“Gece uyanmaktan, alt değiştirmeye kadar her şeyde aktif. Şarkı söylüyor, sarılıyor, ilgileniyor. Tam anlamıyla kendini adamış bir baba.”

Bu yaklaşım, birçok psikolog ve aile terapisti tarafından televizyon programlarında ve podcast’lerde analiz edildi. Uzmanlar, Engin’in geleneksel Türk baba modelini yumuşatarak yeniden tanımladığını ve bu sayede daha duyarlı bir ebeveyn profilinin önünü açtığını ifade etti.

Birlikte Anne-Baba Olmak: Ortak Bir Yolculuk

Aile terapistlerinden biri, bir televizyon programında şunları söyledi:

“Engin ve Tuba’nın yaptığı şey sadece bir ünlü çiftten beklenenin ötesinde. Onlar, ebeveynliğin bireysel bir görev değil, ortak bir yolculuk olduğunu gösteriyorlar. Seçtikleri isim bile bu niyeti yansıtıyor: tazelik, yenilenme ve uyum.”

Hayranlardan Sanatsal Destek

#WelcomeAlinSu etiketi kısa sürede Twitter’da trend oldu. Yüzlerce hayran şiirler, minyatürler, çizimler ve bestelerle sevgilerini ifade etti. Dijital sanatçılar, Tuba, Engin ve Alin Su’nun hayali portrelerini tasarlayarak binlerce beğeni aldı. Bazı eserler, ünlü isimlerin de dikkatini çekti.

Arjantinli genç bir hayran, Tuba ve Engin’e hitaben yazdığı açık mektupta şunları dile getirdi:

“Benim adım da Alin. Küçükken ismim farklıydı diye hep garipsendim. Ama şimdi sizin sayenizde gurur duyuyorum. Adımı özel kıldınız. Teşekkür ederim.”

Tuba, bu mektubu canlı yayında okurken gözyaşlarını tutamadı.

Sıradaki Proje: Aileden İlham Alan Bir Film Mi?

Hayranlar, bu duygusal sürecin ardından çiftin birlikte yeni bir projede yer alıp almayacağını merak ediyor. Hürriyet gazetesi bir yapım şirketinin, Engin ve Tuba’nın ebeveynlik deneyimlerinden esinlenerek bir film projesi düşündüğünü yazdı. Henüz resmi bir açıklama yapılmamış olsa da söylentiler hızla yayıldı.

Bir yapımcının şu sözleri dikkat çekti:

“Gerçek bir aşk ve ebeveynlik hikayesini, onların oyunculuğu ve gerçek hayatla birleştirmesi… Daha iyi bir kadro düşünülemezdi.”

Öncelik: Aile ve Anılar

Tüm bu gelişmelere rağmen çiftin şu anki önceliği kızları Alin Su. Yakın arkadaşlarının aktardığına göre, Tuba kızları için bir günlük tutuyor. Her gülüş, her ağlama, her adım bu günlüğe işleniyor. Bir arkadaşı, “Bu, sihirli bir kitap gibi. Belki bir gün bu günlük bir romana ya da Alin’e yazılmış özel bir mektuba dönüşür,” dedi.

Alin Su: Yeni Bir Dönemin Simgesi

Henüz haftalık bir bebek olmasına rağmen, Alin Su şimdiden “Türkiye’nin en ünlü bebeği” olarak görülmeye başlandı. Anne adaylarının isim arama platformlarında “Alin Su” isminin arama oranı hızla arttı. Uzmanlara göre, bu isim önümüzdeki yıllarda trend haline gelebilir.

Sonuç: Sevgiyle Atılan Yeni Bir Adım

Dünyada pek çok haber savaşlar, ayrılıklar ve skandallarla doluyken, Tuba ve Engin’in hayatına giren minik Alin Su, binlerce insana umut verdi. Hayranları, bu yolculuğun bir parçası olmaktan gurur duyuyor.

Bir sosyal medya kullanıcısının dediği gibi:

“Hayatınızdan küçük bir parçayı bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz. Aileye, aşka ve taze başlangıçlara yeniden inandık.”

.play video: