Elçin Sangu gözyaşlarına boğuldu: Çıldırıyorum, Barış’ı çok özlüyorum.

.

.

.

Elçin Sangu Gözyaşlarına Boğuldu: “Deliriyorum, Barış’ı Çok Özlüyorum”

Türk televizyon dünyasının en sevilen isimlerinden biri olan Elçin Sangu, hayatının en zor dönemlerinden birini yaşıyor. Uzun yıllardır hem ekranlarda hem de özel hayatında harika bir uyum yakaladığı Barış Arduç’un ani ölümü, Elçin’i derin bir psikolojik çöküşe sürükledi. Sessizliğini uzun süre koruyan oyuncu, sonunda gözyaşları içinde bir itirafta bulundu: “Deliriyorum… Barış’ı çok özlüyorum!” Bu sözler, yalnızca Türkiye’yi değil, tüm hayranlarını derinden etkiledi.

Barış Arduç’un Ölümü ve Elçin’in Sessizliği

Barış Arduç’un ani kaybının ardından Elçin Sangu, tam 23 gün boyunca kamuoyunun karşısına çıkmadı. Cenazeye katılan oyuncu, o günden bu yana ne bir açıklama yaptı ne de sosyal medyada herhangi bir paylaşımda bulundu. Sessizliği, acısının derinliğini gözler önüne serdi. Ancak geçtiğimiz gece, Elçin’in yaşadığı duygusal çöküş, yakın çevresinin açıklamalarıyla ortaya çıktı.

Elçin’in annesi ve menajeri Mine Hanım, oyuncunun gecenin bir yarısı uykusundan uyanarak salonda çığlık attığını ve kontrolünü kaybettiğini belirtti. Elçin’in “Deliriyorum! Barış’ı çok özlüyorum. Onun sesini duymadan yaşayamam. Lütfen biri beni ona götürsün!” sözleri, hem ailesini hem de yanında bulunanları gözyaşlarına boğdu.

I am very in love ...!": Barış Arduç's tears said everything about Elçin  Sangu - YouTube

Gecenin Karanlığında Gelen Çöküş

Elçin Sangu’nun Cihangir’deki evinde yaşanan bu olay, menajeri Mine Hanım tarafından şu sözlerle anlatıldı: “Gece saat dört civarında odasından bir çığlık duydum. Hemen koştum. Elçin, ter içinde kalmıştı ve ağlıyordu. Bana, ‘Barış’ı rüyamda gördüm. Beni çağırdı ama ben yolumu kaybettim,’ dedi. Sonra yere yığıldı. Başını ellerinin arasına aldı ve hıçkırarak ağladı. Hayatımda hiç kimseyi bu kadar acı çekerken görmemiştim.”

Mine Hanım, o gece Elçin’in kontrolünü tamamen kaybettiğini ve sürekli Barış’ın adını sayıklayarak ağladığını belirtti. Durumu daha da kötüleşen Elçin için bir doktor çağrıldı. Ancak bu olay, Elçin’in yaşadığı travmanın ne kadar derin olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Bir Annenin Gözyaşları

Elçin’in annesi Gülizar Hanım, kızının yaşadığı acıyı şu sözlerle anlattı: “Kızım kollarımda eriyor. Gözlerimin içine bakıyor ama Barış’ın sesini arıyor. Geceleri yastığına sarılarak uyuyor. Sabah uyandığında yaptığı ilk şey Barış’ın fotoğrafına bakmak. Ne yapacağımızı bilemiyoruz.”

Gülizar Hanım’ın bu açıklamaları, Elçin’in Barış’a duyduğu derin bağlılığı ve kaybıyla başa çıkmakta yaşadığı zorlukları ortaya koyuyor. Özellikle Elçin’in Barış’ın anılarına tutunarak yaşaması, ailesini ve yakın çevresini çaresiz bıraktı.

Psikolojik Tedavi ve Zorlu Süreç

Barış Arduç’un kaybının ardından Elçin Sangu, özel bir psikolojik danışmanlık merkezinde haftada üç kez terapi almaya başladı. Ancak doktorlar, oyuncunun iyileşme sürecinin oldukça yavaş ilerlediğini ve hala inkar, öfke ve depresyon aşamaları arasında gidip geldiğini belirtti. Özellikle Barış’ın anılarına olan güçlü bağlılığı, Elçin’in yas sürecini zorlaştırıyor.

Elçin’in telefonunda sakladığı yedi sesli mesaj, onun için hem umut hem de acı kaynağı haline gelmiş durumda. Barış’ın hastaneden gönderdiği bu mesajlardan biri şu sözleri içeriyor: “Benim Elçin’im… Bir gün uyanamazsam, son nefesimde seni düşündüğümü bil. Gülüşün, sesin, ellerin… Seni asla bırakmayacağım.”

Bu mesajlar, Elçin için her gece yatmadan önce dinlediği kutsal birer hatıraya dönüşmüş durumda. Ancak bu bağlılık, aynı zamanda onun gerçeklikle bağını koparmasına neden oluyor.

Elçin Sangu's Transformation & Comeback Shocks Everyone – Barış Speaks Out  - YouTube

Barış’ın Anılarıyla Yaşamak

Bir sabah, Elçin Sangu, Barış’ın son kez giydiği deri ceketi buldu. Ceketin üzerinde hala Barış’ın parfümünün kokusunu hissettiğini fark eden Elçin, dizlerinin üzerine çökerek ağlamaya başladı. Ceketi giyip aynaya bakan oyuncu, “Şimdi senin tenindeyim. Nefesini hissediyorum…” diye fısıldadı. Bu anlara tanık olan annesi, kameralar karşısında gözyaşları içinde şu sözleri söyledi: “Kızım Barış’ın kokusuyla yaşıyor. Başka kimseyi kucaklayamıyor, başka kimseye gülümseyemiyor. Barış öldüğünde, evimizde güneş battı.”

Elçin’in, Barış’ın mezarını gece yarısı tek başına ziyaret ettiği de öğrenildi. Yanında yalnızca bir demet zambak ve Barış’ın en sevdiği kitap olan “Simyacı” vardı. Mezarın başına oturan Elçin, toprağı elleriyle okşayarak uzun süre konuştu. Mezarlık görevlisinin ifadelerine göre, Elçin mezarın başında şu sözleri söyledi: “Beni de yanına al. Lütfen beni bırakma…” Görevli, bu anları şu şekilde anlattı: “Kadıncağız, Barış ile konuşuyormuş gibi görünüyordu. Sonra bağırarak ağladı ve yere yığıldı. Bir süre sonra kalkıp mezara yaslandı. O an biz bile ağladık.”

Elçin İçin Zor Günler

Elçin Sangu’nun yaşadığı bu derin acı, yalnızca ailesini ve yakın çevresini değil, hayranlarını da derinden etkiledi. Sosyal medyada, Elçin’e destek mesajları yağdı. Hayranları, #ElçinYanındayız etiketiyle oyuncunun acısını paylaşarak ona moral vermeye çalıştı. Ancak Elçin’in yaşadığı bu yoğun yas süreci, onun hem fiziksel hem de ruhsal sağlığını ciddi şekilde etkiledi.

Hayat Devam Ediyor mu?

Barış Arduç’un ani kaybı, Elçin Sangu’nun hayatında derin bir yara açtı. Ancak bu zorlu süreçte, oyuncunun ailesi ve yakın çevresi, onun yanında olmaya devam ediyor. Elçin’in, Barış’ın anılarına tutunarak yaşadığı bu acı dolu günlerin ardından nasıl bir yol izleyeceği merak konusu. Ancak bir gerçek var ki, Elçin Sangu’nun yaşadığı bu derin acı, yalnızca onun değil, tüm Türkiye’nin yüreğini burktu.

Son olarak, Elçin’in annesi şu sözlerle herkese seslendi: “Kızımın iyileşmesi için dua edin. Barış’ı unutması mümkün değil, ama onun anılarıyla yaşamayı öğrenmesi gerek. Bu süreçte herkesin desteğine ihtiyacımız var.”

play video: