Milyonerin otistik oğlu restoranda bağırıyordu — ama bir garson her şeyi değiştirdi!
..
.
Bir Restoranda Umut Işığı
İstanbul’un kalbinde, tarihi sokakların arasında küçük ama şık bir restoran vardı. Restoran, şehrin karmaşasından uzak, sakin bir köşede bulunuyordu. İçerisi her zaman sıcak ve samimiydi; müşteriler sadece yemek için değil, aynı zamanda huzur bulmak için de buraya gelirdi.
Bir akşam, restoran yine dolup taşmıştı. Masalarda sohbetler, çatal bıçak sesleri ve hafif müzik birbirine karışıyordu. Ancak bu huzurlu ortamda birdenbire keskin bir ses yükseldi: bir çocuğun çığlığı. Bu ses, diğer tüm seslerin arasında öyle belirgindi ki, herkesin dikkatini çekti.
Garsonlardan biri olan Elif, hemen sesi duyar duymaz kalbi sıkıştı. Uzun yıllardır bu restoranda çalışıyordu, birçok farklı durumla karşılaşmıştı ama bu seferki farklıydı. Çığlıklar öyle çaresizdi ki, sıradan bir çocuk siniri gibi değildi. Elif, hızla sesin geldiği masaya yöneldi.
Masada, şık giyimli bir adam ve yanında oturan küçük oğlu vardı. Çocuk, yaklaşık sekiz yaşındaydı ama yüzü kızarmış, elleri sandalyenin kenarlarını sıkıca tutuyordu. Babası, titreyen elleriyle onu sakinleştirmeye çalışıyordu ama çığlıklar dinmek bilmiyordu.
Elif, babanın çaresizliğini ve utancını hemen fark etti. Etrafındaki müşterilerin meraklı ve bazen de sabırsız bakışları, durumu daha da zorlaştırıyordu. Babasının gözlerindeki suçluluk ve yorgunluk, Elif’in kalbini derinden etkiledi.
Çocuğun hareketleri de dikkat çekiciydi; ellerini arada bir kulaklarına götürüp kapatıyor, gözlerini kaçırıyor ve bedenini sandalyede ileri geri sallıyordu. Elif, çocuğun bu davranışlarının sıradan bir huysuzluk olmadığını anladı. Daha önce bir eğitimde öğrendiği gibi, bu belirtiler duyusal aşırı yüklenmenin işaretleriydi. Çocuk, çevresindeki gürültü ve karmaşadan çok etkilenmişti.
Elif, ne yapacağını hızlıca düşündü. Öncelikle müziğin sesini biraz kısılması için müdüre haber verdi. Ardından, diğer garsonlarla sessiz olmalarını ve masaya yakın yerde tabak çarpışmalarını minimuma indirmelerini rica etti. Küçük ama etkili bu önlemler, ortamı biraz daha sakinleştirdi.
Masaya geri döndüğünde, Elif diz çökerek çocuğun seviyesine indi. Göz teması kurmaktan kaçınarak, yumuşak ve sakin bir sesle konuşmaya başladı:
“Merhaba, ben Elif. Burada çalışıyorum ve sana yardımcı olmak istiyorum.”
Çocuk hala huzursuzdu ama çığlıkları biraz azalmıştı. Babası Elif’e, çocuğun genellikle dokunma ve hareketle rahatladığını, ancak yanlarında o tür oyuncaklar getirmeyi unuttuklarını söyledi.
Elif, hemen restoranda bulduğu farklı dokulara sahip peçeteler, küçük bir buz torbası ve birkaç hafif eşya getirdi. Bunları çocuğun önüne koydu ve zorlamadan, kendi isteğiyle dokunmasını bekledi. Çocuk, önce tereddüt etti ama sonra buz torbasını eline aldı. Soğuk ve yumuşak dokunuş, onu biraz rahatlattı.
Bir süre sonra, Elif babaya restoranın köşesindeki akvaryumu gösterdi. “Bazen sakin ve yumuşak ışıklar, hareket eden balıklar insanı rahatlatır. İsterseniz oraya geçebiliriz,” dedi.
Baba, çocuğa dönerek, “Balıkları görmek ister misin?” diye sordu. Çocuk küçük bir baş sallamasıyla onay verdi.
Elif ve baba, çocuğu dikkatlice akvaryumun yanına götürdü. Oradaki mavi ışık ve balıkların yumuşak hareketleri, çocuğun beden dilinde hemen bir rahatlama yarattı. Omuzları gevşedi, nefesi daha düzenli hale geldi ve gözlerindeki endişe azaldı.
Baba, Elif’e teşekkür etti. Gözleri dolu doluydu. “Bize yardım ettiğiniz için minnettarım. Bu gece benim için çok zor geçti. Oğlumun bu haliyle dışarı çıkmak bazen imkansız oluyor. Ama siz bize umut verdiniz,” dedi.
Elif, gülümseyerek, “Her çocuk özeldir ve bazen sadece biraz anlayışa ihtiyacı vardır. Siz de çok iyi bir babasınız,” diye yanıtladı.
O gece, restoranın diğer çalışanları da Elif’in bu yaklaşımından ilham aldı. Yönetim, ailelere yardımcı olmak için duyusal destek kitleri hazırlamaya karar verdi. Bu kitlerde farklı dokulara sahip oyuncaklar, kulak tıkaçları ve sakinleştirici küçük eşyalar bulunacaktı.
Elif, bu deneyimden sonra otizm ve duyusal farklılıklar hakkında daha fazla bilgi edinmeye başladı. Seminerlere katıldı, gönüllü olarak destek gruplarında çalıştı. Onun küçük bir jesti, bir ailenin hayatında büyük bir fark yaratmıştı.
Aylar sonra, baba Elif’e bir mektup ve oğlunun evde kurdukları küçük akvaryumun fotoğrafını gönderdi. Mektupta, “O gece sizinle tanışmak hayatımızda bir dönüm noktası oldu. Artık yalnız değiliz ve oğlumuzun dünyasını daha iyi anlayabiliyoruz. Teşekkür ederiz,” yazıyordu.
Elif, mektubu sakladı ve her zaman hatırladı; bazen en küçük iyilikler bile hayatları değiştirebilirdi.
News
यह 15 साल का लड़का गर्मी में कार में बंद रोते हुए बच्चे को देखकर तुरंत कांच तोड़ देता है और फिर…
यह 15 साल का लड़का गर्मी में कार में बंद रोते हुए बच्चे को देखकर तुरंत कांच तोड़ देता है…
अमीर लड़के ने बुज़ुर्ग का मज़ाक उड़ाया, लेकिन सच्चाई जानकर पैरों तले ज़मीन खिसक गई
अमीर लड़के ने बुज़ुर्ग का मज़ाक उड़ाया, लेकिन सच्चाई जानकर पैरों तले ज़मीन खिसक गई सुबह के ग्यारह बज चुके…
तलाक के 10 साल बाद अस्पताल में हुआ ऐसा मिलन, जिसने सबको रुला दिया
तलाक के 10 साल बाद अस्पताल में हुआ ऐसा मिलन, जिसने सबको रुला दिया टूटा हुआ रिश्ता और फिर से…
नई-नवेली बहू सास का अपमान करती थी… फिर जो हुआ, सबके लिए सबक बन गया |
नई-नवेली बहू सास का अपमान करती थी… फिर जो हुआ, सबके लिए सबक बन गया | रिश्तों की कसौटी: प्यार,…
टीचर जिसे गरीब बच्चा समझ रही थी…जब सच्चाई खुली, तो टीचर की होश उड़ गए…
टीचर जिसे गरीब बच्चा समझ रही थी…जब सच्चाई खुली, तो टीचर की होश उड़ गए… खोई हुई पहचान: नील की…
वृद्धाश्रम में ससुर को छोड़ने गई बहू… वहीं अपनी मां मिली तो पैरों तले ज़मीन खिसक गई
वृद्धाश्रम में ससुर को छोड़ने गई बहू… वहीं अपनी मां मिली तो पैरों तले ज़मीन खिसक गई वृद्धाश्रम की दीवारों…
End of content
No more pages to load