Can Yaman, tedavi almak için eşi Demet ile birlikte helikopterle Amerika’ya seyahat ediyor.

.

.

Can Yaman ve Demet Özdemir’in Zorlu Mücadelesi: Aşk ve Umut Dolu Bir Hikaye

İstanbul’un sabahı, siren sesleriyle uyanıyor. Havanın gri tonu, şehri sararken, Zincirlikuyu’dan Beşiktaş’a uzanan geniş caddeye olağanüstü bir yoğunluk hakim. İşte o sabah, Türk televizyonunun ve sinemasının yıldızlarından Can Yaman’ın hayatının en zorlu anlarından biri başlıyordu. Yaman, eşi Demet Özdemir ile birlikte Amerika’ya gitmeye karar verdi. Türkiye’deki tedavi merkezlerinde bulamadığı çözüm, Amerika’daki ünlü bir rehabilitasyon merkezinde aradığı umut ışığıydı.

Yaman, ciddi nörolojik rahatsızlıklar ve omurga problemleri nedeniyle hastaneye kaldırılmıştı. Doktorlar, yaptığı testlerin ardından, Yaman’ın yürüme riskinin çok yüksek olduğunu açıklamıştı. Bu, ünlü oyuncunun hem fiziksel hem de psikolojik olarak çok zorlu bir döneme girmesine sebep oldu. Ancak Can Yaman yalnız değildi; yanında her anını paylaştığı eşi Demet Özdemir vardı. Demet, Can’ın başucunda ona destek olmak için her dakika oradaydı.

Demet Özdemir, o gece boyunca Can’ı bir an olsun yalnız bırakmadı. Ellerini tuttu, saçlarını okşadı, gözlerindeki her damla yaşı sildi. Zor geçen saatlerin ardından, hastanenin odasında yağmur damlaları camı döverken, içlerindeki korku, kaygı ve umutsuzluk tüm çıplaklığıyla yansıyordu. Demet, bu süreçte yorgun düşmesine rağmen, her zaman Can’a moral vererek ona güç oldu. Sabah saatlerinde, Demet’in gözaltları morarmış bir şekilde gözükse de, o her zaman güçlüydü.

Bir sabah saat 05:00’te hastaneye giren doktorlar, Can Yaman’ın durumu hakkında bir karar almışlardı. “Helikopter 1 saat içinde burada olacak. Hazırlanın,” dediklerinde, Demet ve Can arasında hem bir umut hem de hüzün bir arada yaşandı. Can Yaman, gözleri dolu dolu bir şekilde “Her şey çok hızlı oluyor, Demet” dedi. Demet ise sadece ona sarılarak, “Her şey iyi olacak, Can. Seni iyileştirecekler. Biz birlikte her şeyi başarırız” diyerek ona güven verdi.

Helikopter, hastanenin çatısından kalkacak ve Can Yaman ile Demet Özdemir’i Amerika’ya taşıyacak olan tıbbi yolculuk başlayacaktı. Helikoptere doğru giden yolda, basın mensupları olayın dramatikliğini kaydederek, her anı canlı yayınlıyordu. Can Yaman, ambulansla helikopter pistine taşındı ve son bir kez Demet’le sarıldılar. O an sadece bir veda değil, aynı zamanda “Hayat bizimle” diyen bir mücadeleydi. Demet, gözyaşları içinde “Can, sen yeniden yürüyeceksin, ama yürümesen bile ben hep seninle olacağım” diyerek ona moral verdi.

07:08’de helikopter, Estambul’un gürültüsünden uzaklaşarak gökyüzüne doğru yükseldi. İstanbul’u geride bırakıp Atatürk Havalimanı’na yönelen helikopterin yolculuğu, umut dolu bir başlangıcın simgesi oldu. Yaman ve Özdemir, Los Angeles’a doğru yola çıkıyordu.

Los Angeles’ta, ünlü bir nörolojik rehabilitasyon merkezinde Can Yaman’a uygulanan tedavi süreci yaklaşık altı ay sürecekti. Bu merkez, Hollywood yıldızları dahil birçok kişiye yürümeme riskiyle mücadelede yardımcı olmuş ve onları eski sağlıklarına kavuşturmuştu. Can’ın tedavi süreci, tıbbi ekibin ilk değerlendirmelerine göre umut vericiydi. Doktorlar, “Bu genç adam bir savaşçı. Moralini yüksek tutarsa, yeniden yürüyebilir. Bu imkansız değil” demişlerdi.

Demet Özdemir, bu zorlu sürecin her anında Can Yaman’ın yanında olacağına söz verdi. Los Angeles’a yerleştikleri evde, Demet ve Can’ın her şeyini rahatça yapabilmesi için evin bir kısmı hastane odası olarak düzenlendi. Diğer kısımlarda ise psikolojik destek alabilmeleri için uygun ortamlar oluşturuldu. Yaman ve Özdemir, bu zor dönemde birbirlerine her zamankinden daha yakınlardı. Ancak, Can’ın ailesiyle yaşadıkları gerilimler tam olarak çözülmemişti. Bazı aile üyeleri, Demet’i suçlayarak Amerika’ya gitmenin acele bir karar olduğunu belirttiler. Demet, Los Angeles’a vardığında ise bu suçlamalara şu şekilde yanıt verdi: “Can’ın iyileşmesi için dünyada gitmemiz gereken her yere gideriz. Bunu birlikte karar verdik ve kimse bizi durduramaz.”

Can Yaman’ın Amerika’ya gelişi, yalnızca Türk magazin dünyasında değil, Hollywood basınında da geniş yankı uyandırdı. Ünlü dergiler, bu dramatik hikayeyi manşetlerine taşıdı ve “Can Yaman ve eşi Demet Özdemir, hayatta kalmak için Amerika’ya geldiler” başlıklarıyla onları duyurdu. Birçok hayran grubu, hastaneye çiçekler ve kartpostallar gönderdi. #FightCanYaman hashtag’i, sosyal medyada hızla popülerleşti.

PLAY VIDEO:

Can Yaman şu anda Amerika’da, yeniden doğma mücadelesi veriyor. Sahnelere dönmesi aylar alabilir, belki de bambaşka bir yaşam başlayacak. Ancak, her zaman yanında olan en büyük destekçisi Demet Özdemir. Her gün akşamları, onu tekerlekli sandalyeyle güneşin batışını izlemeye götürüyor, elini tutuyor ve ona umut dolu hikayeler anlatıyor. Ve her zaman ona şu sözleri tekrarlıyor: “Can, tekrar yürüyeceksin. Ama yürümesen de her zaman yanındayım.”

Bu zorlu yolculuk, sevginin ve umudun gücünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Can ve Demet’in hikayesi, sadece bir aşk hikayesi değil, aynı zamanda zorluklar karşısında dimdik durmanın ve umudun asla kaybolmamasının simgesi haline geldi.