YETİM SELDE MİLYONER YAŞLI KADINICI KURTARIYOR… AMA YAŞLI KADININ SONRA YAPTIĞI…
.
.
Çamurdan Yuvaya: Yetim Kızın Milyoner Yaşlı Kadını Kurtarması ve Sonrası
Bursa’nın Umut Mahallesi, o yılın en şiddetli yağmurlarından birini yaşıyordu. Sokaklar birer su kanalı olmuş, sel suları evleri yutuyordu. Ayşe, 15 yaşında, 7 yaşından beri farklı yurtlarda kalmış, kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenmiş bir genç kızdı. O gün, sel sularının arasında çaresizce yardım isteyen bir kadın sesi duydu.
“İmdat! Birisi bana yardım etsin!” diye bağırıyordu kadın. Ayşe etrafına baktı. İnsanların çoğu çoktan tahliye olmuştu. Kalanlar ise kendi güvenlikleriyle meşguldü. Ancak bu ses farklıydı; kibar, mahallenin diğer seslerinden ayrı, oraya ait olmayan birinin aksanıyla söyleniyordu. Genç kızın kalbi hızla atmaya başladı. Tereddüt etti ama sonunda sesin geldiği yöne koştu.
Tel örgüye saplanmış, beline kadar çamura gömülmüş yaşlı bir kadın gördü. Kıyafetleri çamurla kaplıydı ama zengin birine ait olduğu belliydi. İnce kumaştan elbisesi, deri ayakkabıları vardı. “Buraya nasıl geldiniz?” diye sordu Ayşe, yağmurun sesine rağmen duyulmaya çalışarak. Kadın, “Ziyarete gelmiştim,” diye cevap vermeye çalıştı ama sesi çaresizlikle hıçkırıyordu.
Su yükseliyordu ve Ayşe zaman kaybetmeden etrafta kurtarmada kullanabileceği bir şey aradı. Yakınlardaki bir çitten kopmuş uzun bir tahta parçası buldu. “Sıkı tutun!” diye bağırdı, tahta parçasını kadına uzattı. Kadın sıkıca tuttu, Ayşe tüm gücüyle çekmeye başladı. Çamurda kayıyordu ama vazgeçmedi. Sonunda kadın çamurdan kurtuldu. İkisi de soluk soluğa kalmış, baştan ayağa çamur içindeydi.
Kadın, “Kızım, beni kurtardın. Sana nasıl teşekkür edebilirim?” dedi. Ayşe, “Teşekkür etmenize gerek yok, herkes aynı şeyi yapardı,” diye yanıtladı. Ama içten içe biliyordu ki herkes yapmazdı. “Adın ne?” diye sordu kadın. “Ayşe,” dedi genç kız. Kadın tereddüt etti, sonra “Fatma, Fatma Yılmaz,” dedi.
Ayşe, ismi duymuştu ama nereden hatırlayamadı. “Bu mahalleden değilsiniz, değil mi?” diye sordu. Fatma, “Hayır, burası benim için özel bir yer,” diyerek cevap verdi ama daha fazla açıklamadı. Su hızla yükseliyordu, Ayşe onu kolundan tutup güvenli bir yere götürmeye karar verdi.
Yol boyunca Fatma, şoförünün kendisini beklediğini söyledi ama Ayşe ona gerçekleri anlattı: “Buraya araba gelemez, sokaklar su altında.” Fatma sonunda durumu kabul etti ve Ayşe ile birlikte geçici barınağa gitti. Orada, selde evlerini kaybetmiş ailelerle dolu bir ortam vardı. Ayşe, Fatma’yı Ayşe teyze’nin kuru giysileri olduğu yere götürdü. Fatma, mahalleden olmadığını gizleyemiyordu ama Ayşe bunu yargılamadı.

Ayşe, barınakta din görevlisi Ahmet Kardeş’i aradı ve Fatma’nın şoförünün kendisini aradığını bildirdi. Ahmet Kardeş, Fatma Yılmaz ismini duyunca şaşırdı. “Yılmaz İnşaat’ın sahibi iş kadını mı?” diye sordu. Ayşe, Fatma’nın zengin bir aileden geldiğini öğrendi. Ancak Fatma’nın Umut Mahallesi ile hiçbir bağlantısı yoktu.
Barınakta Fatma, Ayşe’ye daha fazla ilgi göstermeye başladı. Ayşe’nin hayatı ve geçmişi hakkında sorular soruyordu. Ayşe, 7 yaşında annesini kaybetmiş, babasını hiç tanımamıştı. Fatma, kendi hayatındaki acıları hatırlıyor gibiydi. Aralarındaki bağ giderek güçleniyordu.
İki gün sonra Fatma, Ayşe’yi ziyaret etti ve yanında avukatı Doktor Ali Demir ile geldi. Fatma, Ayşe’ye adında bir banka hesabı açmak istediğini ve 50.000 TL yatıracağını söyledi. Ayşe kabul etmek istemedi, çünkü bu kadar parayı hak etmediğini düşünüyordu. Fatma ise, “Sen benim hayatımı kurtardın. Bu para sadece teşekkür,” dedi.
Ayşe, Fatma’nın neden Umut Mahallesi’ne geldiğini sordu. Fatma, “Çocukluğumdan kalma özel bir yer,” diyerek kaçamak cevap verdi. Ayşe, Fatma’nın geçmişi hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyordu ama zorlamak istemedi.
Haftalar geçtikçe Fatma’nın ziyaretleri düzenli hale geldi. Ayşe’ye kitaplar, çikolatalar getiriyor, onunla sohbet ediyordu. Ayşe, Fatma’nın sadece minnettarlık için değil, gerçekten insanlarla ilgilenen biri olduğunu fark etti. Aralarındaki ilişki derinleşiyordu.
Bir gün Fatma, Ayşe’yi evine davet etti. Ayşe, lüks bir konakta kendini yabancı hissetti. Fatma, evini gezdirdi, kütüphanesini gösterdi. Eşinin 5 yıl önce kanserden öldüğünü anlattı. Çocuk sahibi olamadıklarını, yıllarca denediklerini ama olmadığını söyledi.
Ayşe ve Fatma, birbirlerinin acılarını anlamaya başlamıştı. Fatma, kaybettiği kızının anısını yaşatmak için Umut Mahallesi’ne gitmişti. Ayşe ise annesini küçük yaşta kaybetmişti. Aralarındaki bağ, ortak acılarla güçleniyordu.
Fatma, Ayşe’ye yasal vasisi olmayı teklif etti. Böylece Ayşe, yurttan ayrıldığında yalnız kalmayacaktı. Ayşe tereddüt etti ama sonunda kabul etti. Bu karar, hayatında yeni bir dönemin başlangıcı oldu.
Ayşe, Fatma’nın desteğiyle eğitimine devam etti. Üniversite sınavlarında başarılı oldu. Fatma, Ayşe’nin hayallerine ulaşması için her türlü desteği sağladı. Ayşe, sosyal hizmetler okumaya karar verdi. Fatma ise onunla gurur duyuyordu.
Bir süre sonra Fatma’nın kayıp kızı Elif ortaya çıktı. Elif, aslında Fatma’nın 5 yaşında öldü sanılan kızıydı. Sel felaketinde kaybolmuş ama hayatta kalmıştı. Bu durum, Fatma ve Ayşe arasındaki ilişkiyi zorladı. Fatma, artık iki kızı arasında denge kurmaya çalışıyordu.
Ayşe ve Elif, zamanla gerçek kardeş sevgisi geliştirdi. Üçü birlikte vakıf kurdu: Zeynep ve Ayşe Vakfı. Bu vakıf, yetim ve terk edilmiş çocuklara yardım ediyor, onlara sıcak bir yuva sunuyordu.
Yıllar geçti. Vakıf büyüdü, yüzlerce çocuğa umut oldu. Fatma, hayatındaki acıları sevgiye dönüştürmüş, büyük bir miras bırakmıştı. Ayşe, Elif ve Fatma, birlikte gerçek bir aile olmuştu.
Fatma’nın vefatından sonra vakfın yönetimi Ayşe ve Elif’e geçti. Onlar da vakfı büyütmeye devam etti. Ayşe, sosyal hizmet uzmanı olarak başarılı bir kariyer yaptı. Elif, pediatri alanında uzmanlaştı.
Zeynep ve Ayşe Vakfı, Türkiye’de yetim çocuk bakımında örnek bir kurum haline geldi. Ayşe ve Elif’in çocukları da bu mirası devam ettirdi. Fatma’nın hayatı, trajediden umuda dönüşen bir hikaye olarak anlatıldı.
.
News
Titanik’in İçinde: Amerikalı Bir Anne ve Çocuğun Son Eşyası — Yeniden Tasarlandı
Titanik’in İçinde: Amerikalı Bir Anne ve Çocuğun Son Eşyası — Yeniden Tasarlandı . . . Titanik’in İçinde: Amerikalı Bir Anne…
“Seni Kim D*vdü?” Dedi Mafya Babası — Sonrasında Yaptığı Şey Tüm Şehri Şoke Etti
“Seni Kim D*vdü?” Dedi Mafya Babası — Sonrasında Yaptığı Şey Tüm Şehri Şoke Etti . . . Seni Kim Dövdü?…
FAKİR ÇOCUK MÜHENDİSLERE 100 MİLYON LİRALIK MAKİNEDE MEYDAN OKUYOR… VE HERKESİ ŞOKA UĞRATUYOR
FAKİR ÇOCUK MÜHENDİSLERE 100 MİLYON LİRALIK MAKİNEDE MEYDAN OKUYOR… VE HERKESİ ŞOKA UĞRATUYOR . . . Valfin Sesi: Emre’nin Bursa…
BUNU BİR DAKİKADA TAMİR EDERİM, DEDİ FAKİR KIZ… MİLYONER GÜLDÜ AMA SON HERKESI ŞOKE ETTİ
BUNU BİR DAKİKADA TAMİR EDERİM, DEDİ FAKİR KIZ… MİLYONER GÜLDÜ AMA SON HERKESI ŞOKE ETTİ . . . Bir Dakikada…
फूल बेचने वाले बुजुर्ग के सामने झुक गए SP साहब, वजह जानकर पूरा जिला हिल गया, फिर जो हुआ…
फूल बेचने वाले बुजुर्ग के सामने झुक गए SP साहब, वजह जानकर पूरा जिला हिल गया, फिर जो हुआ… ….
घमंडी लड़की ने जिस बुजुर्ग आदमी को गरीब समझ कंपनी से बेइज्जती करके निकाला वो उसी कंपनी का,फिर जो हुआ
घमंडी लड़की ने जिस बुजुर्ग आदमी को गरीब समझ कंपनी से बेइज्जती करके निकाला वो उसी कंपनी का,फिर जो हुआ…
End of content
No more pages to load






