Erkan Meriç düğün töreninde Hazal’dan bahsetti: “Bu hikâyede onun da bir yeri vardı.” 💬💔👰‍♂️

.

.

Erkan Meriç’in Düğününde Hazal Subaşı Sürprizi: “Bu Masalda Onun da Yeri Vardı”

Magazin dünyası, geçtiğimiz hafta sonu yaşanan bir olayla adeta çalkalandı. Ünlü oyuncu Erkan Meriç, sade ama duygusal bir törenle dünyaevine girdi. Ancak törende yaşanan bir an, törenin romantik havasını bir anda şaşkınlığa dönüştürdü. Erkan Meriç’in, geçmişte hem rol arkadaşı hem de sevgilisi olan Hazal Subaşı’nı anması, davetliler arasında büyük bir sessizliğe yol açtı.

Sakin Başlayan Tören, Sürprizle Sonuçlandı

Erkan Meriç ve ismi medyaya açıklanmayan sanat dünyasından eşi, İstanbul Boğazı’na nazır bir mekânda hayatlarını birleştirdi. Törene sadece yakın dostlar ve aile üyeleri katıldı. Her şey olağan akışında ilerliyordu; ta ki Erkan Meriç, duygusal konuşmasına başlarken şu sözleri söyleyene kadar:

“Bugün yaşadığımız bu masal, geçmişin izleri olmadan tam olamazdı. Hazal’ın da bu hikâyede bir yeri vardı.”

Bu sözler salonda âdeta bomba etkisi yarattı. Birçok kişi göz göze geldi, kimileri ise şaşkınlıkla başını eğdi. Gelin ise sakinliğini korudu.

Erkan Meriç mentioned Hazal at the wedding ceremony: "She also had a place  in this story." - YouTube

Hazal Subaşı’nın İsmi Neden Anıldı?

Erkan Meriç ve Hazal Subaşı, birlikte rol aldıkları “Adını Sen Koy” adlı dizide tanınmış ve ekran önündeki uyumları kısa sürede gerçek bir aşka dönüşmüştü. Her ne kadar ilişkileri evlilikle sonuçlanmasa da, çiftin arasında derin bir bağ olduğu hep konuşulmuştu. Dizi bittikten sonra yolları ayrılmış, ancak hayranlar yıllarca onların tekrar bir araya gelmesini umut etmişti.

Törendeki konuşmasıyla Meriç, geçmişi inkâr etmeden, aksine saygıyla anarak yeni bir sayfa açmayı tercih etti. Bu da onun duygusal olgunluğu olarak yorumlandı. Ancak herkes aynı fikirde değildi.

Tepkiler İkiye Bölündü

Meriç’in bu açıklaması kısa sürede sosyal medyada viral oldu. Bazı kullanıcılar, “Gerçek aşk unutulmaz” ya da “Hâlâ seviyor” gibi yorumlarla romantik bir bakış açısı benimsedi. Diğerleri ise yeni eşine saygısızlık olduğunu düşündü:

“Yeni evlendiği kadının yanında eski aşkından bahsetmek ne kadar doğru?”,
“Eşi çok büyük yürekli biri olmalı…”

Bu yorumlar, hem medyada hem de psikoloji çevrelerinde bir tartışma başlattı: Geçmişi anmak mı olgunluktur, yoksa uygunsuzluk mu?

Gelin Ne Düşünüyor?

Gelin hakkında çok az şey biliniyor. Kendisi çağdaş sanatla ilgileniyor ve uzun süredir medyadan uzak yaşamayı tercih ediyor. Ancak yakın çevresinden gelen bilgilere göre, Erkan’ın geçmişine dair dürüstlüğü onu etkilemiş. Bir kaynak şöyle diyor:

“O, Erkan’ın kim olduğunu bilerek evlendi. Bu sadece bir evlilik değil, geçmişin de kabulüyle kurulan bir ortaklık.”

Bu açıklama, Meriç’in sözlerinin rastgele değil, bilinçli bir kararın ürünü olduğunu gösteriyor. Nitekim törende de gelinin yüz ifadesi, şaşkınlık değil anlayış taşıyordu.

Hazal Subaşı Sessizliğini Bozdu

Erkan Meriç’in konuşmasının ardından gözler hemen Hazal Subaşı’na çevrildi. Başta herhangi bir açıklama yapmaktan kaçınan Subaşı, birkaç gün sonra basına kısa ama anlamlı bir cümle verdi:

“Erkan, hikâyemin önemli bir parçasıydı. Mutlu olduğunu görmek beni sevindirdi. Belki hikâyemiz mutlu sonla bitmedi, ama gerçek anlar yaşandı.”

Bu sözler, kamuoyunda olgunluk ve duygusal zarafet örneği olarak değerlendirildi. Hazal, şu sıralar başrolünü oynadığı bir dram dizisiyle kariyerinin en üretken dönemlerinden birini yaşıyor.

“Bazı Hikâyeler Bitmese de Var Olur”

Meriç’in sözleri magazin gündeminde büyük yer bulurken, bazı köşe yazarları da bu olayı derinlemesine değerlendirdi. Ünlü bir gazeteci, yazısında şöyle dedi:

“Bazı aşk hikâyeleri, sona ermese de sonsuzlukla anılır. Bu da onlardan biri.”

Gerçekten de, her ne kadar iki oyuncu ayrı hayatlara yönelmiş olsa da, onların hikâyesi izleyicilerin zihninde ve kalbinde yaşamaya devam ediyor. 2017’deki bir ödül töreninde Meriç’in Hazal’a hitaben söylediği “Bana senaryonun ötesini öğrettin” sözü hâlâ unutulmadı.

Psikologlar Ne Diyor?

Olay sadece magazin basınıyla sınırlı kalmadı. Bazı psikologlar da bu konuyu ele aldı. Uzman Psikolog Ayşe Karaca şu değerlendirmede bulundu:

“Modern ilişkilerde geçmişi tamamen silmek yerine, onunla barışık yaşamak mümkündür. Erkan Meriç’in yaptığı, duygusal farkındalığın bir yansıması olabilir. Bu, yeni eşine olan sevgisini sorgulatmaz; aksine duygusal derinliğini gösterir.”

Bu görüşe göre, Meriç’in sözleri romantik bir geçmişin yâdı değil, kişisel bir gelişimin ifadesi olarak da görülebilir.

Hayranlar Ne Düşünüyor?

“Adını Sen Koy” dizisinin hayranları, bu gelişmelerin ardından sosyal medyada eski fotoğrafları, sahneleri ve alıntıları paylaşmaya başladı. Kimileri hâlâ ikilinin bir gün yollarının kesişeceğini umarken, kimileri de hikâyenin en güzel halinin geçmişte kaldığını kabul ediyor:

“Onlar artık ayrı dünyalarda. Ama paylaştıkları şey sonsuzdu.”
“Bu sadece bir dizi aşkı değildi. Gerçekti.”
“Hazal ve Erkan, birbirlerini hayatlarına kattılar. Bu unutulmaz.”

Yeni Bir Başlangıç mı, Sonsuz Bir Anı mı?

Bugün itibarıyla Erkan Meriç’in hayatı yeni bir döneme girmiş durumda. Eşiyle birlikte medyadan uzak, sade bir yaşamı tercih ediyor. Hazal Subaşı ise kariyerine odaklanmış durumda, yeni projeleriyle izleyicinin karşısına çıkıyor.

İkilinin yolları bir daha kesişir mi bilinmez. Ancak şu kesin: Onların hikâyesi, sadece bir aşk değil, bir dönemin sembolü haline geldi. Duygusal derinliği, gerçekliği ve zamanla kaybolmayan etkisiyle, Türk televizyon tarihinde yerini aldı.

Son Söz

Erkan Meriç’in düğünü, sadece bir evlilik töreni değil; duyguların, geçmişin ve gerçekliğin iç içe geçtiği, derin anlamlar barındıran bir olay olarak hafızalarda kalacak. Herkesin sevinç gözyaşı döktüğü anlarda, bazen bir hüzün dokunuşu, geçmişin izlerini geleceğe taşır.

Belki de bu yüzden Meriç’in son sosyal medya paylaşımı da bu kadar konuşuldu. Türk sahilinde çekilmiş bir gün batımı fotoğrafının altına yazdığı şu cümleyle:

“Bazı ışıklar asla sönmez.”

Bu ışık Hazal mıydı? Yoksa sadece hayata dair bir düşünce miydi? Bunu belki de sadece Erkan Meriç biliyor.