Yaman ağlamaktan kendini alamıyor: “Demet’i ve bebeğimi bir daha yalnız bırakmayacağım”

.

.

.

Yaman Gözyaşlarını Tutamadı: “Demet’i ve Bebeğimi Bir Daha Asla Yalnız Bırakmayacağım”

Haber Merkezi – Magazin

Giriş

Uzun süredir ekranlardan uzak kalan ve sessizliğini koruyan Can Yaman, nihayet kameraların karşısına geçti. Yüzünde yılların getirdiği yorgunluktan çok, yaşadıklarının derin izleri vardı. Kırmızıya çalan gözleri ve titreyen sesiyle, ilk kez bu kadar açık ve samimi konuştu. “Demet’e, Defne’ye, Doruk’a… Aileme… Sizi bir daha asla yalnız bırakmayacağım,” dediği an, stüdyoda ve ekran başında milyonlarca insanın yüreğine dokundu. Bu sözler, sadece bir pişmanlığın değil, aynı zamanda bir adamın kendine ve ailesine verdiği büyük bir sözün yankısıydı.

Can Yaman and Demet made everyone cry with this song (song of loneliness) -  YouTube

Sessizliğin Ardındaki Fırtına

Can Yaman’ın ani vedası ve aylarca ortadan kayboluşu, hayranlarının ve yakın çevresinin hafızasında tazeliğini koruyordu. Her şey bir motosiklet kazasıyla başlamıştı. Kazanın ardından ağır bir tedavi süreci için yurt dışına gitmiş, hem fiziksel hem de ruhsal olarak derin bir çöküş yaşamıştı. “O zamanlar kendimi bile tanıyamazken, sevdiklerime yük olmamak için kayboldum. Ama bilmediğim şey, yokluğumun aslında onların en büyük yükü olacağıydı,” diyor Can.

Demet’in Yalnızlığı, Çocukların Sessizliği

Can’ın yokluğunda, Demet iki küçük çocuğuyla baş başa kaldı. Kızları Defne henüz üç yaşındaydı. Küçük Doruk ise babasını neredeyse hiç tanımıyordu. Can eve döndüğünde, gördükleri yüreğini paramparça etti. Demet ayakta durmaya çalışıyor, çocuklar ise babalarının eksikliğine alışmaya çalışıyordu. “Defne gözlerime bakıp, ‘Neden fotoğraftan kayboldun?’ dediğinde dünyam başıma yıkıldı. Çünkü kızım, beni gerçek bir insan olarak değil, sadece bir anı olarak biliyordu.” Doruk ise babasını ilk gördüğünde ağladı; ona yabancıydı, kokusuna ve sesine alışık değildi. O an Can, kemiklerinin kırıldığını hissetti.

Demet’in Sessiz İsyanı

Yıllar sonra yapılan bir röportajda Can, Demet’in ona asla yüksek sesle sitem etmediğini, ancak her bakışının bir çığlık olduğunu anlatıyor: “Bana affettiğini söyledi. Ama bazen geceleri uyanıp sessizce çocuklara sarıldığını gördüm. O an anladım ki, aslında kendimi affedemeyen bendim.” Demet’in suskunluğu, Can için en ağır cezaydı. Bu suskunluk, onu yeni bir düzen kurmaya itti.

Yeni Bir Başlangıç: Ailede Yeniden Doğuş

Can Yaman, ailesiyle birlikte İstanbul Boğazı’na bakan yeni bir evde, hayatlarına taze bir başlangıç yapmak için kolları sıvadı. Evin her köşesini yeniden dekore ettiler. Amaç sadece duvarların rengini değiştirmek değil, geçmişin izlerini silip yepyeni bir sayfa açmaktı. “Her duvarı çocukların kahkahalarıyla boyayacağız. Her sabah Demet’in gülümsemesiyle uyanacağım. Varlığımla, yokluğumu unutturacağım,” diyor Can.

Can Yaman in tears: "I will not leave Demet and my babies alone again" -  YouTube

İlk Günün Anlamı

Can, çocuklarıyla geçirdiği ilk tam günü asla unutamayacağını söylüyor. Defne ona kitap okudu, Doruk ise babasının dizinde uyuyakaldı. Demet ise uzaktan onları izledi. “O an gözlerim doldu. Demet bana sessizce ‘Hoş geldin’ dedi. Bu, eve değil, onun kalbine yeniden hoş geldin demekti,” diyor Can.

Pişmanlık ve Affetme

Can Yaman, sadece ailesinden değil, milyonlarca hayranından da özür diledi. Kameralar önünde diz çöküp başını eğdi: “Ben bir kahraman değilim. Tam tersine, korkup kaçan bir adamdım. Ama geri döndüm. Daha güçlü, daha gerçek ve daha baba olarak. Lütfen beni affedin.” Bu sözler sosyal medyada yankı buldu; binlerce insan ona destek mesajları gönderdi.

Demet’in Sessiz Gücü

Can’ın dönüşünden sonra Demet Özdemir de sonunda sessizliğini bozdu. “Bazen en çok güvendiğiniz insanlar sizi en çok yaralayanlar olur. Ama bazen de en çok sizi yaralayan insana tutunursunuz. Çünkü kalbiniz orada kalmıştır. Can döndü; bu kez kaçmak için değil, kalmak için,” diyerek duygularını paylaştı.

Defne’nin Notu: Bir Çocuğun Kalbinden

Bir sabah, Can yastığının altında küçük bir kağıt buldu. Defne’nin el yazısıyla yazılmıştı: “Baba, bir daha gitme. Çünkü sen gidince ev de gidiyor.” Can, o notu her gün cüzdanında taşıyor. “Kağıt yırtılsa da, o cümle hep kalbimde olacak. Beni her sabah uyandıran şey o not,” diyor.

Günlük Hayatta Küçük Mucizeler

Şimdi Can, her sabah çocuklarını okula bırakıyor, Demet ile birlikte kahve içiyor, hafta sonlarını tamamen ailesine ayırıyor. “Filmler, projeler gelip geçiyor. Ama o gözleri bir daha ağlatırsam, bu kez sadece kaybetmem, yok olurum,” diye ekliyor.

Sarıyer’de Yeni Bir Hayat

Aile, İstanbul’un Sarıyer ilçesinde, küçük ama huzurlu bir eve taşındı. Çocukların oynayabileceği bir bahçe, kitap kokan bir salon ve sessizliği kahkahaların bozduğu bir mutfak… “Bu evdeki hiçbir eşya, Demet’in bana sessizce baktığı ilk sabah kadar değerli değil,” diyor Can.

Televizyon Programında Aile Tablosu

Can ve Demet, çocuklarıyla birlikte ilk kez bir televizyon programına katıldılar. Defne, babasının kucağında, “Babam gitti ama geri döndü. Artık gitmeyecek,” dedi. Stüdyoda herkes gözyaşlarını tutamadı. Can başını eğip titreyerek, “Artık hep burada olacağım,” diye fısıldadı.

Demet’ten Bir Mektup

Programdan sonra Demet, Can’a bir mektup yazdı. Mektup ekranda okunmadı ama kamera arkası görüntülerde birkaç cümle duyuldu: “Sana yeniden güvenmeyi öğreniyorum. Çünkü çocuklar her sabah senin adını gülerek anıyor. Ben de yeniden inanıyorum.” O gece sosyal medya adeta kilitlendi. #CanAilesiYeniden etiketi dünya çapında trend oldu.

Sonsöz: Bir Aile Yeniden Doğuyor

Can Yaman’ın hikayesi, bir adamın hatalarıyla yüzleşip, ailesine ve kendine yeniden sarılmasının hikayesi. Şimdi her sabah, Demet’in sessiz bakışı, Defne’nin notu ve Doruk’un gülüşüyle yeni bir hayata başlıyor. “Geçmişi değiştiremeyiz, ama bugünümüzle geleceğimizi yazabiliriz,” diyor Can. Ve bu kez, sadece söz vermiyor; her gün yeniden ailesinin yanında olarak, bu sözü tutuyor.

play video: